Resim ve Heykel Müzeleri Çalıştayı başladı. Açılışta konuşan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, İRHM’nin İstanbul’un tarihi dokusunu sanatın zenginliğiyle besleyen önemli bir merkez olduğunu, Bakanlık olarak da bu yapıya önem verdiklerini söyledi.

Çalıştayda emeği geçenlere teşekkür eden Yazgı, “Yaşadığımız coğrafyada yeşeren uygarlıklara ait kültürel değerlerin yok olmasını önleyerek, tarihi araştırmalara destek sağlayan ve toplumun kültür düzeyini yükseltmeyi amaçlayan müzeler, kültürel hafızanın nesilden nesile aktarılmasını sağlayan kurumlardır. Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk müzesi olan Müze-i Hümayun’un 1869 yılında kurulmasıyla başlayan bu serüvenimiz bugün de çağdaş müzecilik anlayışının getirdiği yeniliklerle Türkiye’mizde şekilleniyor.” dedi.

Yazgı, son 20 yılda hem devlet hem de özel müzecilik olarak çığır açtıklarına işaret ederek, “Değerli hocalarımızla, müze çalışanlarımızla ve özellikle özel müze kurma cesareti kuran değerli müze dostlarıyla bu başarıyı beraber sonuçlandırdık. Bu köklü müzelerimizin değişim, dönüşüm ve adapte olma süreçlerini, mevzuat, envanter gibi birçok konuda yaşanan sıkıntıları bu toplantı çerçevesinde ele alacağız.” değerlendirmesini yaptı. Çalıştayda müzecilikle ilgili gelecek yılların planlamasının ve değerlendirmesinin yapılacağını dile getiren Yazgı, müzeciliğin kolay bir iş olmadığını, emek, sevgi ve sabır gerektirdiğini ifade etti. Hem devlet hem de özel müzeciliğin çok önemli yerlere geldiğini vurgulayan Yazgı, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Tabii bunun birçok aşaması var. Geçmişte ülkemizden kaçırılan tarihi eserlerimizin yurda dönme serüvenleri, arkeolojik kazılarımıza verdiğimiz bütçelerin katbekat artması, sürelerinin uzatılması, bizim geleceğe miras projemizin ana temellerini oluşturdu. Bizim bu kültürü, Anadolu’da yaşamış tüm uygarlıklarımızı sahiplenmemiz ve korumamız gerekiyor.”

“MÜZELER ARASINDA GÜZEL BİR İŞ BİRLİĞİ VAR”

İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz da İstanbul’daki özel, resmi, askeri ve üniversite müzelerinin sayısının 100’ün üzerinde olduğunu kaydetti. Bu müzelerle zaman zaman çeşitli toplantılar düzenlediklerini dile getiren Yılmaz, “İstanbul’daki resmi ve özel müzeler arasında güzel bir işbirliği, iyi bir koordinasyon var. Bu çalıştaylar Müzeler Haftası münasebetiyle de vücut buluyor, doğrusu müzeciliğe de yeni açılımlar kazandırıyor.” ifadesini kullandı. Geçmişte de müzecilik, müzelerde eğitim ve yeni açılımlar gibi gündemlerle çalıştaylar düzenlendiğine işaret eden Yılmaz, şöyle dedi:

“Bugün de daha özel bir alanda bu etkinlik gerçekleşmiş oluyor. Şüphesiz hem resim heykel müzeleri ve çalışma alanları konusunda hem de müzecilik konusunda bu çalıştayın önemli bir adım, önemli bir atılım olacağına inanıyorum. Verilerin yayınlanması, paylaşılması ise istifade edenleri çok daha arttıracaktır.”

“ÇALIŞTAY EĞİTİME VE MÜZECİLİK ANLAYIŞINA KATKI SAĞLAYACAK”

MSGSÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Adem Erdem Erbaş ise çalıştaya ev sahipliği yapmaktan onur duyduklarını ve çalıştayın hem eğitime hem de müzecilik anlayışına büyük katkı getireceğine inandıklarını belirterek, “Yeni bir soluk, yeni bir anlayışla aslında bunların yönetilmesi ve bir müze yönetiminin kavuşması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye’deki bu müzecilik anlayışının yeni bir takım olgularla desteklenmesi ve gelişmesi gerektiğine inanıyoruz.” dedi.

Bu konuda Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İl Kültür Turizm Müdürlüğü ile yakın çalıştıklarının altını çizen Erbaş, “Birçok müze müdürümüz burada ve müze müdürlerinin yaşadığı sorunlar ve yapmış oldukları çalışmaların sonuçlanmasına dönük beklentilerinin neler olduğunu tahmin edebiliyoruz. Bu çalıştayın böyle bir noktaya da ev sahipliği yapacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.

Açılış konuşmalarının ardından çalıştay, çalışma düzenine göre oluşturulan masalarda gerçekleştirilen görüşmelerle devam etti.

“Resim ve Heykel Müzeleri Çalıştayı”, resim ve heykel müzelerini konuşmak, tartışmak ve sonuçlarını ortak fayda amacıyla değerlendirmek amacıyla düzenleniyor. Çalıştay kapsamında köklü müzelerin yeni nesil müze anlayışına uyum sağlaması, mevzuat ve envanter sorunlarının çözümü, telif hakları, galerilerin ve koleksiyonerlerin müzelerle ilişkileri ve müze olmanın yanı sıra kültür endüstrisiyle ilgili etkinliklere kapısını açılabilen müzelerin koleksiyon oluşturma politikaları ile “Yeni Medya Sanatları”nın müzelerdeki yeri gibi başlıklarda resim ve heykel müzelerinin yeni konumu ve sorunları ele alınıyor.