Fransa Başbakanı Gabriel Attal, bir radyo tartışmasında, partisinin Avrupa seçimlerindeki liste başı olan kadın siyasetçi Valerie Hayer’i kasıtlı olarak gölgede bırakmaya çalışmakla suçlanıyor.

İngiltere merkezli The Guardian gazetesinin haberine göre Attal, France Info’nun önde gelen adaylarla yaptığı radyo tartışmasına, sunucu ile iktidar partisinin 9 Haziran seçimlerindeki liste başı Hayer arasındaki konuşmanın ortasında katıldı.

Hayer’in, Fransız aşırı sağının zafer kazanabileceği ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un iktidardaki Rönesans partisi için büyük bir gerilemeye yol açabilecek seçim kampanyasında halk nezdinde büyük ölçüde başarısız olduğu biliniyor.

Attal, Hayer’in bakışları arasında izleyicilere “Merhaba, sahneye fırladığım için özür dilerim” dedi ve kendisini izleyen gençlere hitap etmenin ve “Valerie’yi cesaretlendirmenin” kendisi için önemli olduğunu söyledi.

Ardından iklim değişikliği gibi pek çok önemli meselenin “ancak Avrupa aracılığıyla çözülebileceği” konusunda kısa bir konuşma yaptı.

Sunucunun seçimlerde Hayer için endişelenip endişelenmediği sorusuna Attal, “Avrupa için endişeleniyorum” dedi ve aşırı sağın yükselişine dikkat çekti.

“MANSPLAINING”DEN BİR ADIM ÖTESİ

Muhalefetteki Boyun Eğmeyen Fransa Partisi (LFI) milletvekili Raquel Garrido, feministler tarafından geliştirilen bir tabiri kullanarak olayı “mansplaining (erkeklerin bir kadına bir şeyleri küçümseyici bir şekilde anlatması, büyüklük taslaması) ya da daha kesin bir ifadeyle manterrupting” ( erkeklerin kadınların sözünü bölmesi) olarak adlandırdı.

Mansplaining, İngilizce man (erkek) ve explaining (açıklama) kelimelerinin birleşimi.

Manterrupting ise man (erkek) ve interrupting (araya girme, bölme) kelimelerinden oluşuyor.

Attal, geçtiğimiz ay aşırı sağcı Ulusal Cephe’nin (RN) lider adayı Jordan Bardella ile televizyonda yayınlanan bir tartışmaya Hayer yerine kendisi katıldığında, partisinin liste başını açıkça gölgede bırakmakla suçlanmıştı.

“ADAY ERKEK OLSAYDI İZİN VERMEZDİ”

The Guardian gazetesine göre 28 yaşındaki Bardella’nın, Fransa’nın en genç ve ilk açık eşcinsel başbakanı olan 35 yaşındaki Attal’a meydan okuması, Fransız siyasetinin yeni neslinin hakimiyeti için bir savaş olarak görülüyor.

RN’in üç kez cumhurbaşkanı adayı olan Marine Le Pen, olayı “gerçekten utanç verici” olarak nitelendirdi ve “Eğer aday bir erkek olsaydı Attal buna asla izin vermezdi” dedi.

Ancak sosyal medya hesabından açıkama yapan Hayer, Attal’ı cinsiyetçilikle suçlayan muhaliflere ateş püskürdü.

Hayer, “Feminist davayı araçsallaştırmak ona sadece zarar verir. Gerçek cinsiyetçilik benim yerime düşünebileceğine inanmaktır” şeklinde savunma yaptı ve Attal’ın kampanyada “yanında” olmasından gurur duyduğunu ekledi.

Ancak bu olay, anketlerin RN’nin iktidardaki Rönesans’ın iki katından fazla oy aldığını gösterdiği seçimlerde iktidar partisinin kampanyası için son darbe oldu.

GÜVEN ÖNERGESİYLE KARŞI KARŞIYA KALDI

Dün yayınlanan bir Ipsos anketi, 9 Haziran’da yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinde halkın yüzde 33’ünün RN listesine oy verebileceğini ve Rönesans’ın yüzde 16 ile Sosyalistlerin hemen önünde yer alacağını gösterdi.

Hükümet dün, parlamentoda LFI ve RN tarafından sunulan iki güven önergesiyle karşı karşıya kaldı.

Ancak her iki önerge de Cumhuriyetçilerin destek vermeyi reddetmesi nedeniyle hükümeti düşürecek çoğunluk için gereken 289 oyun altında kaldı.